“Yenilenebilir Kapasitesi Artışının Yüzde 75’i GES ve RES’ten Olacak”

“Yenilenebilir Kapasitesi Artışının Yüzde 75’i GES ve RES’ten Olacak”

IEA Kıdemli Analisti Heymi Bahar, Türkiye’nin yenilenebilir enerji durumunu değerlendirdi.

IEA Kıdemli Analisti Heymi Bahar, dün yayımlanan “Renewbles 2019” raporunda yer alan Türkiye verilerine ilişkin yaptığı değerlendirmede Türkiye’de daha önce hidroelektrik ağırlıklı yenilenebilir enerji kapasitesinin devreye alındığını fakat 2019-2024 döneminde devreye giren yenilenebilir kapasitesinin yaklaşık yüzde 75’inin güneş ve rüzgar enerjisinden sağlanacağını aktardı

“Özellikle dağıtık güneş enerjisi kapasitesindeki artış dikkati çekiyor.”

Bahar, bu kapsamda Türkiye’de önemli bir teknoloji değişimi yaşanacağının altını çizerek, şunları kaydetti:

“Bu dönemde özellikle dağıtık güneş enerjisi kapasitesindeki artış dikkati çekiyor. Beklentimiz, market, fabrika, okul veya organize sanayi bölgeleri (OSB) gibi daha büyük çaplı alanlarda dağıtık güneş enerjisi kurulumlarının devreye alınması. Bu kurulumlar evlerin çatılarında da olacaktır ama asıl büyümenin OSB veya fabrika gibi büyük kapasitelerden sağlanacağını öngörüyoruz. Bu Türkiye için yeni bir sektör olacak. Son çıkan aylık mahsuplaşma yönetmeliğiyle, bu kurulumları düşünüyoruz. Sektörün beklentisi yıllık mahsuplaşma fakat dünyadaki mahsuplaşma trendinin saatlik hatta 15 dakikalık olduğunu düşünürsek, aylık mahsuplaşma iyi bir başlangıç. Ayrıca, yatırım maliyetlerinin de düşmesini bekliyoruz. Bu düşüşle dağıtık sistemler daha cazip hale gelecektir. Finansman, Türkiye için bir belirsizlik oluştursa da ekonomik göstergelerin giderek iyileşmesiyle, daha fazla finansman bu yatırımlara kanalize edilebilir.”

“Türkiye’de yerli panel üretiminde büyük bir iyileşme öngörmiyorum.”

Bahar, Türkiye’nin yenilenebilir enerji teknolojilerindeki gelişimine ilişkin ise dünyadaki güneş panellerinin yaklaşık yüzde 80’inin Çin veya Çinli şirketler tarafından Asya ülkelerinde üretildiğini aktararak Hindistan gibi pek çok ülkenin Çin’le rekabette zorlandığına işaret ederek, Türkiye’de yerli panel üretiminde büyük bir iyileşme öngörmediğini ifade etti.

“Türkiye rüzgar enerjisi potansiyelini değerlendirmeli.”

Türkiye’nin rüzgar teknolojileri üretiminde ise uzun süredir iyi durumda olduğunu olduğunu kaydeden Bahar, ülkenin bu alanda potansiyelini değerlendirebileceğini anlattı.

Türkiye’de 2024’e kadar deniz üstü (offshore) rüzgar kurulumu öngörmediklerini belirten Bahar, “Türkiye’nin üç tarafının denizlerle çevrili olduğunu ve kıyı derinliğinin fazla olmamasını dikkate aldığımızda, önemli bir offshore potansiyeli olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle Avrupa’da offshore kapasitesinde artış bekleniyor. Türkiye de bu alandaki potansiyelini değerlendirmeli.” dedi.

“YEKA ihalelerinde çıkan fiyatlar küresel eğilimleri takip ediyor.””

Türkiye’deki temiz enerji kapasitesi artışında Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalelerinin küçük ölçekli kapasitelerle yapılacak olmasının da büyümede önemli rol oynayacağını aktaran Bahar, ihalelerde çıkan fiyatların dünyadaki trendi takip ettiğini ifade etti.

“Yenilenebilir enerji teknolojileri ön yatırımları çok yüksek olduğu için uzun dönemli bir garantiye ihtiyaç duyuyor.”

Bahar, öte yandan, yenilenebilir enerji yatırımlarında ihale fiyatlarının yanı sıra alım garantilerinin de kapasite artışını etkilediğine dikkati çekerek, “Türkiye de dünyada olduğu gibi önce alım garantisiyle başladı, sonra ihale bazlı modele geçiş yaptı. Yenilenebilir enerji teknolojileri ön yatırımları çok yüksek olduğu için uzun dönemli bir garantiye ihtiyaç duyuyor. Bu miktarlar ister düşük ister yüksek fiyatta olsun, dönemleri 5 yıl veya 15 yıl olsun farketmiyor ama bankadan finansman sağlanması için gerekli. Bu sadece Türkiye için değil tüm dünyada geçerli bir durum.” diye belirtti. Enerji Portalı

22 Ekim 2019 Haberler , , ,